Şampiyonlar Ligi tarihinde ilk Kıbrıs takımı olmasının yanı sıra belki de yine Şampiyonlar Ligi tarihinde kurulduğu ve ait olduğu şehirde oynayamayan tek takım Anorthosis Famagusta. Zira bizim Mağusa ya da Gazi Mağusa olarak bildiğimiz Famagusta şehrinin takımı olmasına rağmen 1974’teki harekattan beri Larnaka şehrinde; aynen Güneydeki birçok Türk kulübünün artık kuzeyde, Kuzeydeki daha birçok Rum takımının da artık Güneyde olduğu gibi.
Önce Trabzonspor’la eşleşince adını duyduk bu takımın. Bizim ‘yavru’ vatana eş tuttuğumuz bir ülkeden olduğu için Trabzonspor için çantada keklikti. Bir Kıbrıs takımının muhatabı KKTC’den bir takım olabilirdi ancak, değil mi? Trabzonspor gibi Türkiye’de bile hatırı sayılan bir takımı elemek bir Rum takımının haddine olamazdı. Üstelik Trabzon, milliyetçilikle adı beraber anılan bir şehir olma sürecindeyken böyle bir rakip bulmuştu kendine. Larnaka’da 3-1 biten ilk maç soğuk bir duş gibiydi. Rövanşa bakılacaktı. Trabzon’da Trabzonspor sadece 1–0 kazanabilince durum futbolun enteresan yüzünü ortaya koyuyordu.
Famagusta daha sonra Palermo ve Tottenham ile Uefa Kupası’nda maçlar yapsa da Trabzonspor’u elemiş olmanın dışında bir şeyler gösteremedi.. Taa ki bu seneye kadar. Kıbrıs şampiyonu olarak Şampiyonlar Ligi’ne ön elemelerden katılıyordu Famagusta.
2. Tur ön elemede Rapid Wien’i eleyince herkes öyle sürprizler her zaman olur dedi. Olympiakos ile eşleşti Famagusta. Yunanistan ile Kıbrıs Rumları arasında ‘yavru’ vatan gibi saçma bir adlandırma var mıdır bilmiyorum. Yoksa da benzer bir saçma tamlama vardır diye düşünüyorum. Famagusta’nın ağabeyi diyelim biz Olympiakos’a. Kendi sahasında 3 tane attı Famagusta. Rövanşta ağabeyler işi bitirir diyenler Trabzon’da olduğu gibi fena yanıldı. Şampiyonlar Ligi gruplarına bir Kıbrıs takımı geldi.
Grupta Avrupa’nın en golcü takımlarından Bremen değil gol, pozisyon bile bulamadı. Ve en son, diğer büyük ağabey Panathinaikos 3-1’lik mağlubiyetle ayrıldı Larnaka’dan. Grupta Inter’e rakip kim olabilir diye düşünenlerin listeye almadığı Famagusta şimdi 4 puanla Inter’in arkasında ve gruptan çıkması hiç de imkansız gözükmüyor, çok kolay olmasa da.
‘Anorthosis’ yeniden kurulan, yeniden yapılan anlamına geliyor. Fakat bu yeni kurulmadan 1974’teki taşınmayla alakası yok. 1911’den beri adı bu. Famagusta ise daha önce de bahsettiğim gibi artık Türk yönetiminde olduğu için Rum kulübünün terk etmek zorunda kaldığı şehrin adı.
KKTC UEFA tarafından tanınmıyor. Famagusta KKTC yönetiminde bir şehir. Ve Anorthosis Famagusta UEFA Şampiyonlar Ligi’nde belki de tur atlayacak.
Futbol garip bir oyun tamam ama yaşadığımız Dünya kadar garip olamaz.
3 yorum:
bu postayı okuduktan sonra aklıma AEK maçlarında kimi seyircilerin Türkiye aleyhine tezahüratta bulunmasının üzerine baska bir AEK taraftar grubunun, Türkiye aleyhine tezahuratta bulunanlara karsı tezahuratta bulunmaları geldi.
balkanlarda eski yugoslavya ülkeleri olsun, kıbrıs ve yunanistan ve türkiye nin artık eskisi kadar olmasa da iç içe geçmişleriyle ilgili hikayeler ve yorumlar duymak ilginç ve güzel oluyor.
Famagusta dedikleri bizim Gazimağusa. 1974 Kıbrıs Barış Harekatının ardından takım Larnaka'ya taşınmış ancak, sürgünde olduklarını sandıklarından takımın merkezini hala Famagusta olarak kabul ediyorlar.
"Bitter was the summer of 1958 for Anorthosis, but even bitterer was the summer of 1974. Anorthosis becomes a refugee as did 200,000 other Cypriots brought on by the Turkish invasion. Deaths, missing people, refugees……pain and tears.
But the tears are of no benefit… Anorthosis wipes her tears and holds her head up high and moves forward. There is just one more reason to exist, to fight and to stand out…the town that is waiting."
Yukardaki metin Anorthosis'in resmi sitesindeki kulüp tarihi bölümünden.Benim anladığım kadarıyla Türkçe meali ise şu şekilde; 1958 yazı Anorthosis için acıydı, fakat 1974 yazı dahada acıydı. Türk istilasıyla mülteci durumuna düşen 200.000 Kıbrıslıyla birlikte Anorthosis'de mülteci durumuna düşmüştür.Ölüler, kaybolan insanlar, mülteciler...acı ve gözyaşı.Fakat gözyaşlarının faydası yok...Anorthosis gözyaşlarını sildi, başını dik tuttu ve ilerledi.Mevcudiyetinin, mücadelesinin ve ısrarının tek bir sebebi daha var...onu bekleyen şehir.
Olympiakos maçları öncesi bunları yazmıştım.İlgili linkleri ve yazının tamamını okumak istersen diye yazının linki şu;
http://ucheokechukwu.blogspot.com/2008/08/lala-mustafa-paa-camii.html
selamlar...
werder bu takıma karşı pozisyon bile bulamadı kısmı saçma olmuş.
Yorum Gönder