15 Eylül 2008

Tello devam, Tello'yla devam...

İstediğimiz sorudan başlayalım: Rıdvan Dilmen maç sonrası NTV'de, "Tello ön tarafta oynayan oyuncu; arkada oynamaktan kendi de memnun değildir; zaten mecburiyetten orada oynuyor; Ertuğrul Hoca da onu ön tarafta oynatarak meziyetlerinden faydalanmak istiyordur" diye sıralıyordu. Meziyetler kısmında duralım. Tello önde oynayacak bir sol kanat ya da sol iç oyuncusunda arayacağımız özelliklerden hangilerine sahip? İyi uzun pas verebiliyor ve çok iyi şut atıyor. Buraya kadar güzel. Peki başka? Adam eksilttiğini görmedim. Basıp geçebilecek ölçüde süratli değil. Araya -Delgado gibi- iyi top attığını görmedim ya da nadiren gördüğümden unuttum. Savunma açısından bakarsak, orta saha direncini arttıracak, iyi bir presçi olduğunu da söyleyemeyiz.

İyi uzun pas atmak ve iyi şut atmak küçümsenecek nitelikler değil ama Beşiktaş düzeyinde ve iddiasında bir takımda orta sahanın solunda oynayacak bir oyuncu için yeterli olduğunu da sanmıyorum. Geçen sezon Beşiktaş'ın rakiplerine göre yine hücum yollarında kısır kalmasının başlıca sebeplerindendir Tello'nun fazla 'düz' kalması.

Diğer taraftan Beşiktaş'ın bir sol bek sorunu var. Malum kişiyi artık alternatifler arasında sayıp şöyledir şöyledir demek bile istemiyorum, mazur görülsün. Seric'i Shakhtar'la oynanan hazırlık maçının tek devresi dışında izlemedim ama şu ana dek takıma girememesi ve Panathinaikos gibi vasat düzeyde bir takımın taraftarlarının arkasından hiç iyi konuşmaması bir görüntü oluşturuyor zihinlerde; yedek olmasına zaten şimdiden karar verilmiş ve sanıyorum Diatta ya da Higuain'den daha fazla araştırılmadan alınmış bir oyuncu. Altyapı çıkışlı Emre Özkan'ı ise izleyemedim maalesef. Oynatılmasına itirazım olmaz ama şimdilik hakkında bir şey söyleyemiyorum.

Alternatifler bu durumdayken Tello bence Beşiktaş'ın sol bek pozisyonu için en iyi seçeneği. Çok iyi bir savunmacı değil ama zaten diğerlerinden hiçbiri için de "orayı kapatır, adam geçirmez" diyemiyoruz. Ve hücuma Beşiktaş'ın son yıllarda gördüğü en önemli bek katkısını verir. Tello önde oynayan bir oyuncuyken sınırlı meziyetleri nedeniyle kayboluyordu, bakınız özellikle geçen sezonun ikinci yarısı. Ama arkadan gelen ekstra oyuncu olarak en iyi yaptığı iki şey için çok daha uygun fırsatlar yakalayabilir. Duran topları da kullanmaya devam ediyor zaten.

Maç yazısına aşırı bir giriş oldu, devamını kısa tutalım. Cissé genel olarak beğenilmiş, hatta çok beğenilmiş, bense bunun kendisinin uzun süre sonra ilk kez bu kadar katılımcı bir oyun oynamasından kaynaklanan bir yanılgı olduğunu düşünüyorum. Çok iyi oynayan Cissé'nin yarattığı bir tane pozisyon hatırlamıyorum, kornerde Bobo'ya aşırdığı topu saymazsak. Savunmada da öyle sıkı bir duruş gösteremedi bence orta sahada. Ne zaman rakipten top almaya kalksa ya geçiliyor ya da faul yapıyor. Kötü mü oynadı? Hayır, ama haftaya Holosko dönünce takımdan bir yabancı eksilmesi gerekecek ve Cissé'den daha kolay vazgeçilebilir birini göremiyorum yabancılar arasında.

Yerine kim konacak diye sorulursa, sağ bekte tedirgin gördüğüm ve orta sahada harika bir oyuncu olduğunu düşündüğüm Serdar Kurtuluş tereddütsüz cevabımdır. Onun yerine ise Toraman monte edilir. Defansı daha da iyi yapar, süratli oyunculara karşı çabuk bir savunmacı oraya konumş olur, hücumda ise Ertuğrul'un aklına geçmesinden korktuğum Ali Tandoğan'dan daha kötü/yalan katkı yapmaz.

Bu haftalık Beşiktaş hakkında not düşmek istediklerim böyledir.

Hiç yorum yok: