2004'te biraz da 6 saat boyunca sporcular yorulmasın mantığıyla açılış seremonisinde bayrağı yelkenci Ali Enver Adakan'a taşıtmıştık, Halil Mutlu'yu beklerken. Bana biraz fazla detaycılık gibi gelmişti çünkü bu bayrak taşıma işinin bir karizması vardır, hani bir kafile liderliği gibi bir imajı vardır. Daha önce Hamza Yerlikaya'nın taşıması gibi mesela.
Pekin'de bu görev grekoromen takımından Mehmet Özal'ın. Benim favorim Bahri Tanrıkulu'ydu aslında, Atina'dan önce tanımıyordum kendisini ama bu ülkenin çok da fazla sahip olmadığı güzel olimpiyat hikayelerinden biri ona aittir. 2004'te 80 kg'da sakat sakat finale çıkmış, kategorinin ağır favorisi, dünya şampiyonu ABD'li Steve Lopez'e de iyi de direnmişti. Daha sonra, maçtan önce Tanrıkulu'nun finalde hep açık verdiği sol koluna kırık şüphesiyle anestezi yapıldığı ve maç sırasında sol kolunun tamamen uyuştuğu ve aslında bileğinde iki kırığa rağmen dövüştüğü ortaya çıkmıştı. Maçtan sonra Türk ve Yunan bayrağıyla tur atmış, Yunan seyircisinden büyük alkış almıştı. Sırf bana burada bu hikayeyi anlatırabildiği için bile bayrağı onun taşımasını isterdim ama zararı yok, bu sefer altını getireceğine inanıyorum Bahri'nin ki zaten bir kaç altın umudumuzdan biri.
Diğer ülkelerde de birer ikişer belli oluyor bayraktarlar. Rusya, sponsorların ve Sharapova'nın lobisine iyi direnip Andrei Kirilenko'ya teslim etti görevi. Arjantin'de Manu Ginobili, Litvanya'da Sarunas Jasikevicius ve Almanya'da Dirk Nowitzki (onun durumu kesin değil ama olması için büyük bir imza kampanyası başlatılmış durumda) bu onuru taşıyacak diğer basketbolcular.
Şu aralar çok mutlu olmadığını tahmin ettiğim Roger Federer de, İsviçre bayrağını 2. kez taşıyacak olimpiyatlarda, lafı gelmişken altını alıp tekrar çıkışa geçeceğini düşünenlerdenim. Şili de İsviçre gibi bu görevi ünlü tenisçileri Fernando Gonzalez'e verdi.
Hırvatlar'ın bayrağını tahmin edildiği gibi hentbolun Michael Jordan'ı, Ivano Balic taşıyacak. Balic, belki de tüm zamanların en iyi oyuncusu olarak kabul ediliyor ve hentbolda Hırvatistan da en büyük favorilerden biri. En iddialı ve en kalabalık kafilelerden biri olan Amerika'ysa henüz belirlemedi bir isim.
Pekin'de bu görev grekoromen takımından Mehmet Özal'ın. Benim favorim Bahri Tanrıkulu'ydu aslında, Atina'dan önce tanımıyordum kendisini ama bu ülkenin çok da fazla sahip olmadığı güzel olimpiyat hikayelerinden biri ona aittir. 2004'te 80 kg'da sakat sakat finale çıkmış, kategorinin ağır favorisi, dünya şampiyonu ABD'li Steve Lopez'e de iyi de direnmişti. Daha sonra, maçtan önce Tanrıkulu'nun finalde hep açık verdiği sol koluna kırık şüphesiyle anestezi yapıldığı ve maç sırasında sol kolunun tamamen uyuştuğu ve aslında bileğinde iki kırığa rağmen dövüştüğü ortaya çıkmıştı. Maçtan sonra Türk ve Yunan bayrağıyla tur atmış, Yunan seyircisinden büyük alkış almıştı. Sırf bana burada bu hikayeyi anlatırabildiği için bile bayrağı onun taşımasını isterdim ama zararı yok, bu sefer altını getireceğine inanıyorum Bahri'nin ki zaten bir kaç altın umudumuzdan biri.
Diğer ülkelerde de birer ikişer belli oluyor bayraktarlar. Rusya, sponsorların ve Sharapova'nın lobisine iyi direnip Andrei Kirilenko'ya teslim etti görevi. Arjantin'de Manu Ginobili, Litvanya'da Sarunas Jasikevicius ve Almanya'da Dirk Nowitzki (onun durumu kesin değil ama olması için büyük bir imza kampanyası başlatılmış durumda) bu onuru taşıyacak diğer basketbolcular.
Şu aralar çok mutlu olmadığını tahmin ettiğim Roger Federer de, İsviçre bayrağını 2. kez taşıyacak olimpiyatlarda, lafı gelmişken altını alıp tekrar çıkışa geçeceğini düşünenlerdenim. Şili de İsviçre gibi bu görevi ünlü tenisçileri Fernando Gonzalez'e verdi.
Hırvatlar'ın bayrağını tahmin edildiği gibi hentbolun Michael Jordan'ı, Ivano Balic taşıyacak. Balic, belki de tüm zamanların en iyi oyuncusu olarak kabul ediliyor ve hentbolda Hırvatistan da en büyük favorilerden biri. En iddialı ve en kalabalık kafilelerden biri olan Amerika'ysa henüz belirlemedi bir isim.
1 yorum:
bunların üstüne amerikada kobe'ye verir bayrağı
Yorum Gönder