06 Ekim 2007

Rise & Fall

Bayan sprinter diyince, son 10 yılda akla gelen ilk isimdi Marion Jones. 100 ve 200'de rekora en yakın dereceleri koşmuştu. Sonra Sydney'de uzun atlama da dahil 5 madalya birden alınca süperstarı oldu ABD'nin. Komple bir sporcuydu, freshman senesinde NCAA şampiyonu olan North Carolina bayan basketbol takımında bile vardı. 7 yıl boyunca hiçbir yarışta geçilmedi. Orta Direk Şaban'daki Erkan'dan beri bu tip sporcu fazla çıkmamıştı. Bol sıfırlı sponsor anlaşmaları, reklamlar falan derken milyon dolarları cebe indirdi. Kimsenin parasında gözümüz yok da, steroid işine girdiğini öğrenince yazma ihtiyacı duydum.

Sonra skandallar başladı. Eski kocası steroid iğnelerini bizzat kendisinin yaptığını söylemişti, daha önce çalıştığı antrenörlerin de pek tekin adamlar olmadığı duyulmaya başlamıştı. O araların yeni starı Montgomery'yle takılıyodu, adam rekor kırdı ama onun da foyası çıktı ortaya. Montgomery'nin soruşturmasında yalancı şahitlik falan yaptı. Böylece çocuğunun babası spordan men edildi. Hatta dosyalar karıştırıldıkça, eski defterler de açıldı. Lisede dahi, 4 sene üstüste California şampiyonu olduğunda, aleyhinde steroid suçlamaları, açılan davalar olduğu yazıldı. O arada kendi doping davasında temiz olduğunu ispatladı, 2. numunede.

Ama sonunda, herkesin bildiğini, Jones itiraf etti dün. 5 madalya topladığı Sydney'den önce steroid kullandığını ve federal soruşturmalar sürecinde yalan ifade verdiğini itiraf etti mahkemede. Mikrofonlara da ağlayarak özür diledi ve sporu bıraktı. Yukarıda yazmıştım, parasında gözümüz yok diye. Çünkü artık parası da yok, yazılanlara göre iflas etmiş. Milyon dolarlık banka hesabında artık birkaç bin dolar var. Sadece parasını değil, bir sporcunun -özellikle bir atletin- en büyük gururunu, olimpiyat madalyalarını da kaybedecek. Son resim, mahkeme çıkışından.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

ben cebimdeki son kuruşa kadar O'na vermeye hazırım...