01 Haziran 2008

Asrın Derbisi


NBA Finali, oynayacak takımların taraftarları haricinde bile birçok kişinin görmeyi arzu ettiği eşleşmeye sahne olacak. Çoğunluğun motivasyonu iki takımın arasındaki geçmişten gelen rekabet tabii ki ama bence bir diğer özellikleri de şu an NBA'in en iyi iki takımı olmaları. Geçen seneki finalden sonra buna ihtiyaç vardı.

Peki ikisinden hangisi daha iyi? Doğrusu buna cevap veremiyorum ve seri hakkında bir sonuç tahmini de yapamıyorum. Ama ortaya çıkacak sonuçta şunlar belirleyici olacaktır:

- Celtics'in en büyük artısı saha avantajı olabilir. Herkes sahasındaki maçları alır gibi bir düşüncede değilim, 2-3-2 formatı da diğer formata göre saha avantajını epey kısıyor her iki taraf için de ama buraya kadar tüm serileri evindeki iki maçla açan ve hiç geriye düşmeyen Lakers için şimdi farklı bir durum söz konusu olacak. Play-off'ta ilk kez geriye düşebilirler ve bunun takıma olumsuz etki yapıp yapmayacağını bilemiyoruz.

- Buna karşılık Lakers iyi bir deplasman takımı, hatta bu play-off'ta en iyisi.

- Celtics ilk iki turda beklenenden çok daha fazla zorlandı ama bu onların bir zayıflığı olarak görülmemeli çünkü bütün bunlar onlara güç kattı. Detroit serisinin son maçında bir anda 10 sayı geriye düşmüş biçimde girdikleri son çeyreği domine etmeleri bunun göstergesi. Atlanta ve Cleveland'ı önceden beklendiği gibi 4-0 ve 4-1 geçseler Detroit'e karşı bu tip bir durumda muhtemelen 20'lik olurlardı.


- Lakers'ın beklenenden rahat gelmesi rakiplerinde o kadar iş olmadığı görüşlerine yol açtı, ki buna katılmıyorum. Buradan Gasol'e atlayacağım; Gasol'ün Denver serisinden (hatta o serinin 34 sayı-16 ribaund-8 asist yaptığı ilk maçından) itibaren rakipler sertleştikçe sindiği görüldü. Şimdilerde Boston savunmasına karşı iyice sıradanlaşacağı yönünde yorumlar var. Gasol'ün Denver serisindeki etkinliğinde olmasını beklemiyorum ama Spurs serisinin son iki maçında sertliğe rağmen oyuna elini değdirebildi ve bunu sürdürmesini bekliyorum. Belki yine sayı katkısı kendi ölçüsünde vasattı (10-12 sayı) ama ribaundlara hakim oldu, Duncan'ı iyi savundu ve iki maçta toplam 11 asist yaptı.

Celtics'in Gasol'ü Perkins'le savunup Garnett üzerinden sık yardım getireceğini düşünüyorum. Odom'ın kendinin bile güvenemediği şutunun riske edilebilir olması C's adına önemli bir avantaj. Perkins'in kalınlığı da Gasol için baş belası bir durum. Diğer taraftan Gasol bir önceki turda eşleşebileceği en büyük belayla eşleşti zaten. Duncan hem Perkins kadar sert, hem de daha çabuk ve daha uzun. Gasol'ün bu kez rakibine karşı ayak çabukluğu ve boy üstünlüğü olacak. Açıkçası Gasol'ün bundan ne kadar yararlanabileceğini kestirmek güç çünkü Gasol geçen seride örneğini gördüğümüz gibi muazzam bir spinle Duncan'ı ekarte edip sonra turnikeyi bırakamayabiliyor ya da Rusya'ya karşı çuvalla faul kaçırıp bir de son pozisyonda top kaptırabiliyor.

- Peki Garnett kim tarafından savunulacak? KG sırtını dönüp savunmacısını ittire ittire potaya giden tipte bir adam değil, dolayısıyla ayak çabukluğu nedeniyle üzerine Odom verilebilir. Gasol ise uzun kollarıyla geçen iki seride Boozer'ı da Duncan'ı da epey rahatsız etti ve en tehlikeli silahı orta mesafe şut olan Garnett'in şutunu rahatsız edebilir. Ama Garnett onu dışarı çekerse Lakers'ın pota altında blok tehdidi kalmayacak ve kısalarının tümü iyi penetre eden Celtics bu durumdan çok ekmek çıkarır.

- Paul Pierce Boston adına serinin en büyük MVP adayı. Phil Jackson daha az yorulması için Kobe'yi penetre eden, post-up oynayan, perdeden çıkıp şut atabilen PP yerine her ne kadar daha tehlikeli bir şutör olsa ve perdeler arasında daha fazla dolaşsa da penetre tehdidi daha düşük, sırtı dönük oynama ihtimali zayıf olan Allen'la eşleştirecektir normal sezondaki maçlarda olduğu gibi. Bu da Pierce'ın Radmanovic ve Walton'la eşleşmesi demek. Afiyet olsun. Şu an Lakers idmanlarında ne yapılıyor bilmiyorum ama Trevor Ariza'nın Pierce için hazırlanması gerekiyor. Lakers için başka bir çözüm göremiyorum, Vujacic'i de ezer geçer Pierce.

- Tabii orada Pierce varsa burada da Kobe var ama en azından Celtics'in bench'te hazır bulunan bir savunma spesyalisti var ve ayrıca takım halinde çok daha iyi savunma yapıyorlar. Bakınız, Cleveland serisi. Belki çok doğru bir karşılaştırma değil çünkü Kobe'ye arkadaşlarından gelen en büyük yardımın %43'le atılmış bir maç başına 12 sayı olmayacaktır ama Kobe'yi standartlarının altında tutmak Lakers'ı çok etkileyebilir çünkü öyle durumlarda Gasol ve Odom'ın çıkıp ağırlık koyabileceklerine kimse emin olamıyor.

- Lakers bench'i feci bir Utah serisinden sonra Spurs'e karşı toparlandı ve tekrar Lakers'ın önemli bir kozu haline geldi. Seriyi Lakers'a getirmeyebilirler ama Celtics yedeklerinden daha faydalı olmalarını bekliyorum. Yedekleri kıyasladığımızda Lakers'ınkiler oyuncu kalitesi bakımından öne çıkıyor mu emin değilim, yedek oldukları için de kıyaslamak biraz zor ama ortada olan şu ki, Jackson'ın hangi yedeğini ne zaman sokup aşağı yukarı kaç dakika oynatacağı belliyken, Doc Rivers'ın Posey dışında kimi ne kadar oynatacağı hiç belli olmuyor. Özellikle Tony Allen ve Leon Powe bence play-off'ta bu kadar arka plana düşmeyi haketmiyorlardı, ki yanlış hatırlamıyorsam özellikle Staples Center'daki normal sezon maçında Lakers'ın canına okumuşlardı; her ne kadar köprünün altından çok sular akmış olsa da bunu da söyleyeyim. Hadi Powe'un dakikalarını PJ Brown azalttı diyebiliriz, gerçi Brown da izlediğim kadarıyla Cleveland serisi yedinci maçı dışında öyle göze batan bir maç oynamadı ama Allen ve her ne kadar epey farklı özelliklerde olsa da genel bir bakışla kendisinden daha iyi oyuncu olmadığını düşündüğüm (hatta Allen daha iyi diyebilirim) Walton'ın verdikleri katkılar iki koçun arasındaki çok net bir fark.

- Koç demişken, elbette Jackson'la Rivers arasındaki bir karşılaştırmadan herkesin söyleyeceği gibi Zenmaster galip çıkar ama seri değerlendirmelerinde koçları teraziye ekleme taraftarı değilim pek. Onların hamleleri oyuncuların performanslarına bağlı olarak geliyor neticede, o yüzden koç kategorisini Celtics'e bir dezavantaj olarak yazmıyorum şahsen. Sonuçta Phil Jackson da olsanız, yıldızlarınızdan biri dökülünce ve yardımcı rollerdeki oyuncularınız topluca felaket bir seri çıkarınca, favori gösterildiğiniz seriyi 4-1 kaybedebiliyorsunuz (kazandığınız maçı da el üstünden atılan bir üçlüğün götürdüğü uzatmada alarak). Bu arada sizi yenen koç da o şampiyonluktan sonra ABD ve New York Knicks'le kariyerine hiç yakışmayan iki performans gösterebiliyor.

- Belki daha değinmek gereken şeyler vardır ama bıkkınlık geldi, son olarak Fisher-Rondo'ya kısaca değineyim. Belki bir tecrübeli-toy karşılaşması gibi görülebilir ama Fisher'ın Rondo'ya bir üstünlük sağlamasını beklemiyorum. Hatta Rondo daha etkin olmaya daha yakın geliyor bana. Lakers penetrecilere karşı hep sorun yaşıyor ve Rondo'ya biraz özgürlük tanınırsa, ki tanınıyor, 14-15 ortalamaları bulabilir seride. Lakers elbette onun şutunu riske edecektir ve bu da sette etkinliğini kısabilir ama açık sahada bayağı problem yaratacak.

- NBA TV umarım WNBA'in falan arasına 80'leri toptan serpiştirir. Şimdi vermeyeceklerse ne zaman verecekler yani?

E bu kadar yeter şimdilik.

1 yorum:

Beercholic dedi ki...

eline sağlık Majere.. ben ilk 2 maçtan 1 ini alırız ve evimizdeki 3 maçı kazanırız diye düşünüyorum, eğer ilk 2 maçı alamazsak herkes evindeki maçları alır ve 4-3 kaybedebiliriz, bu da benim ihtimallerim arasında.. İlk maç çok önemli..
Go Lakers Go!