18 Nisan 2010

Batug.com - Kapılar açılsın çatışmalar başlasın

Sezon başında yaptığımız çalışmanın tadı damağımızda kalmıştı, bütün sezon Pistons gibi yattıktan sonra biraz çalışalım dedik. Ortaya bu çıktı...

Alın kucağınıza laptopu, girin tuvalete, saatlerce okuyun.

http://www.batug.com/playoffs2010/magazine/index.html

10 Nisan 2010

Kılasiko Muhabbetler

Geleneksel Barcelona - Real Madrid tartışmaları tüm yurtta coşkuyla start aldı. Franco'cu Real tezahüratları yapan bir grup entel Barça taraftarı Cihangir'de oturma eylemi yaparken, "O öyle değil, böyle, dur anlatayım" pankartı açan Real Madrid formalı kalabalık Galatasaray'a kadar polis eskortuyla yürüyüş yaptı. Olaysız başlayan gösteriler, İstiklal'de İspanyol turistleri çevirip, kendi tarihlerini onlara öğretmeye kadar ilerleyince polis müdahele etti, başbakan, "Gelin arşivleri açalım, bu işi tarihçilere bırakalım." dedi.

Hakkaten bayılttın sayın Türk spor kamuoyu.

8 Mayıs 2008

Francisco Franco terk-i diyar eyleyeli 28 sene olmuş. 28 sene sonra birileri gelip, onun ismini duymaktan bıkmaktan belki de, "Franco yüzünden herkes Barça'lı, ne banal şu insanlar, ne alakası var futbolla.." diye bana göre yarı marjinallik maskeli yarı saçma argümanlarla Madrid sempatisini sebeplendirirken, aslında Barça tarafından gelen "faşist"in takımını niye tutuyorsun suallerinin önünü kesmek istemiş olabilirler. Belki de bunun nedeni bu sorular gelmeden önce, "Bak kardeşim, ben de kültürlüyüm, ben de biliyorum İspanya İç Savaşı'nı. O yüzden baştan Franco'yu ağzıma alıyorum ki, bana bunu bilip bilmediğim artisliğine girme." mesajını vermek istiyor. Aslında hakikaten etrafta inanılmaz sinir bozucu "entel" kisvesi altında her futbol muhabbetinde alttan alta Barcelona ve siyaseti sokan tipler var. Doğrusu tarih konuşuyorsak tarih konuşalım, futbolsa futbol. Anlatmak istediğim, "Neden Madrid'i tutuyorsun?" sorusu "Franco yüzünden mi Barça tutuyorsun?" sorusu kadar saçma. Altyazılar ne yazarsa yazsın, katillere, ezilenlere, yasaklara, anti-demokratik uygulamalara, yenen haklara yabancı olmayan bir ülkede, bu duruma sempati ya da en azından saygı gösterenlere de yol göstermeyin, rica ediyorum.
Devir değişti, herşeyin daha hızlı ilerlediği bir zamanda yaşıyoruz. Yakın tarih aslında bize o kadar da yakın gözükmüyor artık. Bu da gayet normal. Futbolu futbol için sevenler, Real Madrid gibi bu dünyanın kült organizasyonlarından birini sevmek, ona sempati duymak için bir şeyler savunmak zorunda değilsiniz. Tarihi işin içine karıştırıp, manipule etmek, bir şeyleri yok saymak, bu uğurda emek hatta can verenlere, hayatının en güzel eseri pahasına vatan bellediği yerden sürgün yiyen Gamper'e, Cruyff ve Di Stefano transferlerinin perde arkasına, Picasso'nun Guernica'yı boyarken harcadığı zamana doğru fermuarı çıkarıp işemektir. O da hiçbirimizin haddi değildir. En güzelini Higuain söyledi, "Yeterince sevinmedik, çünkü rakibi aşağılamaya gerek yoktu." İşte Real Madrid'i bu yüzden sevin. Barcelona sevgisini de asla küçümsemeyin.

05 Nisan 2010

36 faktörlü Blatche

Arenas olayından sonra, Butler ve Jamison gibi yıldızlarını sezon sonu indirim yapan mağazalardan beter bir şekilde elden çıkaran Wizards'ta, genç uzun Blatche, All-Star istatistikleri yapmaya başladı takip edenlerin yakından bileceği gibi. Blatche, yeteneklerine rağmen şu ana kadar formal ağızla yetersiz iş ahlakı, informal ağızla yavşaklığı nedeniyle istenen aşamayı kaydedememişti.

Bu mesaja sebep olan aşağıdaki videoyu sevgili Orkun yolladı, heyecan seviyesi İBB - Ankaraspor maçından hallice olan Washington - New Jersey maçının son saniyelerindeyiz. Blatche'nin kariyerinin ilk triple double'ını tamamlaması için bir ribaunda ihtiyacı var ve bunun farkında. Gerisini siz izleyin, ben fazlasıyla güldüm.