16 Nisan 2008

And the Oscar goes to...

Son yılların en iyi sezonlarından birinin ilk kısmının sonuna geldik, dolayısıyla playoff heyecanından önce, normal sezon ödüllerini merak ediyor herkes. Ben de kendi adaylarımı/tahminlerimi burada toparlayayım.


MVP (Most Valuable Player)

En önemlisinden başlayalım. Çok daha karışık bir sezondayız. Kobe Bryant bir türlü ödülü alamamasına rağmen yine o seviyede bir sezon geçiriyor. Steve Nash'in rakamları MVP sezonlarından farklı değil, Portland maçını alırlarsa 2006 sezonundaki galibiyet sayısını da yakalamış olacaklar ama Nash aday bile değil, öyle bir sezon bu. LeBron James bir kaç ay öncesine kadar, Kobe Bryant'ın en yakın rakibi olarak görülürken şimdi o da potadan çıkmış görünüyor. Harika rakamlarına rağmen. Son mohikan Nowitzki'nin ilgilenmesi gereken daha önemli şeyler var. Chris Paul ise en az Bryant kadar ciddi bir aday ve en az onun kadar hakediyor. Rakamları ve başardıkları ve Nash kriterleri gözönüne alındığında birbuçuk porsiyon MVP bile olabilir.

Önce izninizle biraz evvel zamana gidiyorum. İstatistiğin seçimde ne kadar ön plana çıkartıldığını ve çıkarılması gerektiği konusunu, geçen son 3 sezonda artılarıyla eksileriyle yapılan değerlendirmelere boğulmuştuk. Özellikle Bryant'ın 35+ bir sayı ortalamasıyla, Smush Parker ve Kwame Brown'un ilk 5 çıkıp 30'ar dakika süre aldığı Lakers'ı, batıda 7. sıradan ve 45 galibiyetle playoff'a soktuğu 2006 sezonunda. Bana göre, 2006 sezonu Bryant için, içinde bugün tartışılan her kriterden biraz da olsa var olan, saf bir MVP sezonuydu. Steve Nash de elbette iyi bir sezon geçirmişti (ödülü aldığında kendisini ilk kutlayanlardan biri olurdum muhtemelen, şahsen tanışıyor olsaydık), ama açıklanan oylama sonucunda Bryant'ın nerdeyse Billups'la aynı oyu alıp, 4. olduğunu görünce ortada bahsedilen bütün bu subjektif kriterlerin, sadece kişilerin kendi seçimlerini açıklama argümanları olduğunu iyice kabullendim ve bir genelleme yapılamayacağını düşündüm. Bu argümanların arka kapıları çok rahatlıkla bulunabilir ve başka bir aday da bu kapıdan rahatlıkla girebilir.

Adayım yine Kobe Bryant. Ama bu sene de ne olur hiç bir fikrim yok. Çünkü MVP değerlendirme mekanizmasına çok inanmıyorum açıkçası. Yine de Bryant'ın alacağını düşünüyorum. Bütün elle tutulur parametreler bir kenara, tartışılabilir olarak döneminin en dominant oyuncusunun, yine tartışılabilir olarak hakettiği sezonlarda ödülü alamamasına, bu sezon galibiyet sayısına da belirgin bir artışı da eklemesinin, en önemlisi Obama - Clinton çekişmesini bile geride bırakan batı konferansı kapışmasında takımının zirvede bitirmesini sağlaması, seçim aşamasında manevi bir yükümlülük doğuracağını düşünüyorum.

Yine de içimden geçen sanayiye gidip, ödülü çoğalttırmak bir tornacıyla anlaştıktan sonra. Belki de Nash'in evine girip, yürütürüm. Bilemiyorum Altan.

Tabela : Chris Paul, LeBron James, Kevin Garnett


ROY (Rookie of the Year)

Banko 1.

Belki de en garanti ödül. Uğruna bu kadar büyük projeler yapılan bir oyuncu çok gelmez NBA'e. Sonics bir şeyleri değiştirmenin zamanı geldiğinin farkına vardı ve bu sansasyonel çaylağın etrafına doğru parçaları birleştirmek uğruna her şeyi yapıyor. Evet şu an Heat'ten sonra en kötü dereceye sahip takım onlar ama ROY ödülü verilirken takım başarısı çok da iplenen bir kriter değil. Pau Gasol veya Emeka Okafor da bu ödülü aldıklarında çok parlak bir sezon geçirmemişti takımları. 20 sayı ortalaması ve bunu her gece rakibin en önemli savunmacısına karşı yapmak. Uzatmaya götürdüğü, hatta aldığı kritik maçlardaki clutch oyunu. Bu yüzden Kevin Durant kesinlikle yılın çaylağı.

Tabela : Al Horford, Luis Scola, Al Thornton


DPOY (Defensive Player of the Year)

Celtics'in bu seneki savunmasını tatmayan kalmadı sanırım ligde. Ligin belki de bu en iyi takım savunmasının merkezi Garnett. Eğer ödül verilirken arkada bir ekran varsa, eski takımına karşı oynadığı ilk maçta, son hücumda yaptığı inanılmaz savunma jenerik yapılabilir. Garnett'in belki de en büyük katkısı Boston'a, savunma ruhunu takıma da yaymak.

Tabela : Josh Smith, Gerald Wallace, Bruce Bowen


MIP (Most Improved Player)

İşte biraz heyecanlı bir kategori, her zamanki gibi. MIP'ler çoğu zaman diğer ödüllere nazaran daha çok aday çıkarır ve ne zaman ödül verilse mutlaka hakeden bir başkası daha vardır. O yüzden kesilen parmağa pansuman yapacağız, şeriatın arkasına saklanarak. Madem şeriatı soktuk lafın arasına, prezentasyonda da oryantal bir tat yakalayalım ve hemşericilik yapalım. Hidayet Türkoğlu All-Star kalibresinde bir sezon geçirdi ve bunu bu sene takıma katılan maksimum kontratlı bir oyuncuyu gölgede bırakarak yaptı. Son çeyrekte attığı sayı ortalaması lig genelinde ilk 5 içerisindeydi en son. Hido'nun kariyeri boyunca oyuna odaklanma ve istikrar problemleri gösteren bir oyuncu olduğunu düşünürsek, bu performansı bile tek başına bu ödülü almasına yetebilir aslında. Şu an bir playoff takımının saha içi lideri diyebiliriz, daha da önemlisi koçu ve takım arkadaşları da ona saygı gösteriyor. Verdim gitti.

Tabela : Rudy Gay, Andrew Bynum, LaMarcus Aldridge, Monta Ellis (evet, bir kez daha)


6th Man of the Year

Bu ödüller Oscar gibi falan verilseydi, 6th Man'i Murat Kosova'nın vermesini isterdim. (ve şimdi Amerikan sporlarının en başarılısı Spurs organizasyonundan İmmmaanueeel Gi-no-billiiiii!!!) Popovich'in Ginobili'yi benchten getirdiği rotasyonu bu ödüle tabi ki en büyük sebep, yoksa kimsenin Ginobili'nin ilk 5 oyuncusu olup olmadığına dair bir şüphesi yok. Benchten gelip 20-5-5'e yakın ortalamalar. Banko.

Tabela: Leandro Barbosa, Jason Terry, Jose Calderon, JR Smith


COY (Coach of the Year)

Ödüllendirilebilecek bir çok koç var aslına bakılırsa. Genelde takımın galibiyet diferansına bakılarak verilen bir ödül bu. Böyle bir diferans göz önüne alındığında akla ister istemez "Duck" Rivers geliyor ama büyük bir Rivers hayranı sayılmam. Rivers'ın hala Celtics'in en zayıf halkası olduğunu düşünenlerdenim. Geçen senenin en kötü koçlarından birinin bir anda yılın koçu olması bana göre değil. İster mainstream desinler, ister Laker. Benim kafamdaki isim Byron Scott. Hornets bütün sezon boyunca yukarılardaydı ve herkes onların eninde sonunda olmaları gereken yere ineceklerini düşünüyordu ama düşmediler, çünkü zaten olmaları gereken yerdeydiler. Maurice Cheeks'in 76ers'la, Stan van Gundy'nin Magic'le, hatta Phil Jackson'ın yaptıklarını takdir etsem de; Scott ve Hornets çok iyi bir sezon geçirdiler. Byron Scott, son kararım.

Tabela : Phil Jackson, Stan Van Gundy, Maurice Cheeks

Hiç yorum yok: