15 Mayıs 2008

Momentum

Şu ana kadar ev sahibi takımların konferans yarı finallerinde tek fireyle gitmesini dün geceki maç sonrasında Phil Jackson "olağandışı" diye yorumladı. Bu durumu açıklarken hakem standardı, seyirci avantajı salonun atmosferi, oyuncuların rahat oyunu gibi pek çok faktörü sayabiliriz. Celtics - Cavaliers serisinde ise iş dönüp dolaşıp momentumda takılıyor.


Celtics'in ilk turda deplasmanları boş geçmesi herkes için sürpriz oldu. Bu turda olmadı. Bunda garip bir şey yok zaten Cavaliers'ın iç saha performansı herkesin mâlumu. Celtics ilk kez beraber playoff oynuyor, sağlam bir koç bulunmadığı için seyirci itmesini hissetmedikleri deplasmanlarda kolay dağılabiliyorlar, tecrübe toplamı oynadıkları rakipten fazla olsa da. Ray Allen'ın bu kadar kötü atması, Cassell'in son üç maçtır bütün şutlarını kaçırması ve Pierce'ın son maç hariç ağırlığını koyamaması normal değil.

Celtics şampiyon olmak için deplasmanda maç kazanmak zorunda değil. Ama deplasmanda veya evinde kendi oyununu oynayabildiğini kendi kendine ispatlaması gerekiyor çünkü şu noktada yaşanan psikolojik sorunların kartopu gibi yuvarlandığı ve bu seride ya da başka bir seride takımı altına alabileceği ortada.


Celtics'in bu durumunu hisseden Cavs, akıllı ve beraber oynamayı iyi bilen oyunculardan kurulu olmasının avantajını da kullanarak Celtics'i sahanın her alanında ikili sıkıştırmalarla boğup kafasını karıştırmayı düşünüyor. Bunu kusursuza yakın becerdiklerini söylemem gerek ve bu mükemmeliyetçiliin arkasında Rondo'nun şutunu riske edebilecek olmanın rahatlığı var. Dördüncü maçta Rondo iyice kendini kaybetmiş gibi gözüküyordu, üstüne Doc Rivers'ın "no hero shots, drive to the basket, make plays" baskısı yerleşince bu silikliği beşinci maçın ilk bölümüne taşıdı. Onu anlayabiliyorum zira şutu olmayan her oyuncunun yaşayabileceği kötü bir dönemden geçti. Şutunuz riske edilebilecek kadar kötüyse ne yaparsınız? En azından bir tane boş sokup baskıyı üzerinizden atmaya çalışırsınız. Rondo dördüncü maçın başında bunu yaptı ve maça iyi başladığını düşündü, koçtan kalayı yiyince "n'oluyoruz?" dedi.

Dördüncü maçın genelinde tüm playoff macerasının hikayesi biraz da bu aslında. Pierce, KG ve Ray, hepsi ana hücum silahı jumper olan oyuncular. Ray ve Pierce catch-and-shoot olayında ligin kralları. Ama Rondo henüz bu basit oyunları çözebilecek kadar rahat değil, yapması gereken Cassell ise bambaşka hesaplar içerisinde. Takımın basit basket bulamadığı dönemlerde -ki deplasmanlarda maçın neredeyse tamamı oluyor bu, Rondo her perdesinden sonra Ilgauskas veya Varejao'nun olduğu bir ikili sıkıştırma yediğinden mütevellit- Pierce takımın yaratıcısı rolünü üstlenmek istoyr ama savunmada da eşleştiği LeBron'un kendisinden çok daha kalıplı olması potaya gitmesini de, post up yapmasını da engelliyor.


Beşinci maçta Celtics yavaş yavaş nakavt olmaya giden bir boksör gibiydi; tembel ve yapmaması gereken paslara girişmiş, Rondo'nun silik oyunu kafasını karıştırmış, LeBron maça çok iyi başlamışken -kankası Jay-Z de manitayı kapmış gelmiş maça-, maç kendi kahramanını yarattı. Rondo üstüste iki boş üçlük sokup kendine geldi ve fark üç sayıya kadar inip devre öyle kapanınca Celtics için işler ikinci maçtan biraz daha iyi gitti, sadece KG ve Ray değil, Pierce da maça ağırlığını koydu ve hepsi işin bir ucundan tutarak üçüncü çeyreği kusursuza yakın oynadılar.


Bu noktada Garnett bence basketbolu Doc Rivers'tan daha iyi bildiğini göstermiş oldu, seri boyunca Celtics'in bir türlü açamadığı alanı topu çok doğru yerlerde alarak açtı, şutlarını büyük yüzdeyle soktu. Son çeyrekte Rondo'ya da "kardeşimsin" gazını verdiği pozisyon var. İyi sinyal oldu Celtics açısından, zevkli geçecek bir maç bekliyor bizi Q'da.

Cavaliers beton gibi takım, kağıda bakınca pek çözülmüyor ama uzun rotasyonu çok uyumlu, keşke Wallace'dan biraz daha katkı alabilselerdi. West ve Gibson da iyi oyun kurucular, ama burada bence Cavaliers'ın bir adım öteye gitmesini engelleyen asıl problem beliriyor, takımın benchindeki oyuncuların ilk beşteki oyunculardan bir farkı yok. takıma yeni bir hava, momentum katacak bir adam sokamıyorlar kenardan. Belki Wally bu adam olabilirdi ama o da iki maçtır Cavaliers'ın maça hızlı girmesini sağlayan oyuncu. Celtics'in Z ile nasıl oynaması gerektiğini anlaması seriyi çözen etken olabilir. Bir de aşağıdaki cümleden kokusu tüten güveni var Cavaliers'ın:


"We know it's a win-or-go-home situation. We've got to approach it that way. We're a very good team at home. But a LeBron James team is never desperate."

-- Cavaliers forward LeBron James talking about Game 6, which is Friday night in Cleveland.

Hiç yorum yok: