11 Mayıs 2008

Transferin Kitabını Yazmak


30 Temmuz 2007

Geride bıraktığımız sezonu Fransa'nın Saint Etienne takımında tamamlayan 32 yaşındaki Senegalli oyuncu için fikir alışverişinde bulunan başkan, Sağlam'ın menajer arkadaşı Orhan Cingözoğlu'nun tavsiye ettiği Diatta'nın alınmasına "evet" diyerek yeşil ışık yaktı.

Başkanla hemfikir olan Ertuğrul Sağlam, 1.84 metre boyundaki deneyimli stoperin sistemine uyacağını belirterek, "Diatta defansif olduğu kadar ofansif düşünen bir oyuncu. İki yıl içinde Türkiye değil Avrupa'yı peşinde koşturur. Bu oyuncu İtalya'nın Juventus takımında oynayan Legrottaglie'den daha yetenekli ve teknik" diyerek alınmasını talep etti.

Önce La Liga'dan stoper baktılar, nedense olmadı. Legrottaglie'yi de kazma olduğu için beğenmeyen Beşiktaş yönetimi (ya da Ertuğrul Sağlam), önceki sezonu daha çok oynayarak geçiren bonservissiz Lamine Diatta'yı aldı. Yapılan anlaşma kimine göre 1 milyon x 2 yıl, kimine göre 1.5 milyon x 2 yıldı. Ertuğrul'un yukarıdaki lafı edip etmediğini bilemiyoruz tabi ama, Gökhan Zan ve İbrahim Toraman'a bakılınca, teknik defans oyuncusundan ziyade nerede duracağını bilen bir savunma oyuncusu lazımdı Beşiktaş'a. 2 yıl içinde (34 olacak 2 yıl sonra) Avrupa'yı peşinde koşturacağına inandığınız bir futbolcuyla 2 yıllık anlaşma yapmanın ne kadar çelişkili olacağına değinmeyeceğim, çünkü gazetelerin ağızdan çıkan lafları ne kadar manipule ettiği bir gerçek. Ki haberin altından da İsmail Er de çıkabilir, temkinli olmak gerek.

Legrottaglie, Andrade'nin sakatlanmasıyla Juventus'ta 11'e girdi. Oynadığı 14 maçta Juventus 9 gol yedi. Diatta beklenen performansı gösteremedi ve devre arasında sözleşmesi karşılıklı feshedildi, Keegan'lı Newcastle United'tan teklif alınca tazminattan kurtuldu Beşiktaş, sanırım. Geriye, Diatta'nın Türkiye'ye gelmiş en iyi savunma oyuncusu olduğunu idda eden ünlü analist Gürcan Bilgiç kaldı.


22 Ağustos 2007

Genel Sekreter Öner, "Beşiktaş'ın transfer politikası, takımın ihtiyacına yönelik oyuncu almaktı. Biz de bu doğrultuda yaptığımız görüşleri bugün (dün) sonuçlandırdık. Higuain çok yetenekli, genç ve geleceği olan bir isim. Bir taraftan şampiyonluk ve Avrupa'da başarı kovalarken, diğer taraftan da geleceğin kadrosunu kuruyoruz. Higuain hem sahada hem saha dışında Beşiktaş'a çok şey katacak genç bir isim" yorumunu yaptı.

''Günlerden beri sözü edilen kıymetli bir golcü futbolcuyu transfer ediyoruz. Kadromuz değerli oyunculardan kurulu bir takımdan oluşuyor. Hem Şampiyonlar ligi, Hem Süper lig , ham de Türkiye Kupası olmak üzere 3 kulvarda yarışacağız. Kadromuzu güçlendirdik. Arjantin gibi futbolun beşiği bir ülkeden oyuncumuzu aldık. Kendisi yıldız adayı bir futbolcu. Atacağı gollerle katkı sağlayacak. Ayrıca bu transferi hocamızın isteği doğrultusunda aldık. Kendisi daha önceden defalarca izlemişti.''

Türk futbolunda 2. Sabin Ilie vakası yaşadık ve Real'li Gonzalo'nun kardeşi Federico Higuain, River Plate'ten 1.5 milyon dolara getirildi. Havalimanında gazetelere Beşiktaş'ın Maradona'sı (Brezilya'lı olsa Pele olurdu muhtemelen) olurum tipi açıklamalar yapan Higuain Sr.'la 3 yıl x 1 milyon dolarlık, ekstra patatesli kontrat yapıldı. Sn. Öner'in beklentisinin aksine Higuain sahada pek bir katkı vermedi ama saha dışında ne kattı kulübe ya da ne katması bekleniyordu, bilemiyorum.

Higuain de sezon ortasında takımdan kesildi, Meksika'nın ünlü takımı Club America'ya kiralandı. Bir daha Beşiktaş'a döneceğini zannetmiyorum. 2 yıllık 2 milyon dolar değerindeki kontrattan kurtulmak için ya tazminat verecekler ya da sembolik bir bonservisle Güney Amerika'da bir kulübe satacaklar kontratı.

Bu arada bir detay da, Diatta gibi Higuain'in menajeri de Orhan Cingözoğlu.


28 Aralık 2007

Beşiktaş Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam'ın ısrarla istediği Vestel Manisaspor'un Slovak yıldızı Holosko'yu rekor fiyata aldı. Kartal bu transfer için Manisa'ya 5 milyon euro ile Burak ve Koray'ı verdi. 5 yıllık sözleşme imzalayacak olan Holosko'ya da yılda 1.2 milyon dolar ödenecek.

Siyah-Beyazlı kulübün Başkanı Yıldırım Demirören'in, yaklaşık 6 ay önce İsviçre kampında Burak Yılmaz ile ilgili açıklamaları ise hâlâ hafızalardaki tazeliğini koruyor. Vaktiyle, takımdaki genç oyuncuların en büyük kazançları olduğunu ifade eden Başkan Demirören, Burak Yılmaz'a Spartak Moskova'nın 6 milyon Euro önerdiğini gururla ifade ediyordu. Burak'ın bu sezon takımın en önemli gol silahlarından biri olacağını, medya mensuplarına anlatan Demirören 6 ay sonra Filip Holosko'nun transferi için genç oyuncuyu düşünmeden gözden çıkardı. Fransız çalıştırıcı Jean Tigana, Beşiktaş'tan ayrılırken Burak ve Serdar Kurtuluş'un çok önemli oyuncular olacağını özellikle belirtmişti.

Tamam, Holosko belki de bu sezon Beşiktaş'a en fazla katkıyı veren oyuncuydu. Geldikten sonra 15 maçta attığı 8 gol, Manisa'da 55 maçta attığı 30 gole genç yaşını da eklersek, iyi bir para vermek mantıklıdır. Ama mali açıdan bu kadar fiyaskolarla geçen bir sezonda 5 milyon euro'yu verirken iki kere düşünmek gerekmez mi ? İki kere düşünsen, geçen sezon yine hatırı sayılır paraya aldığın ve başkanın dediğine göre sezon başında 6 milyon euro'ya satmadığın adamı da verir misin o kadar dövizin yanında ?


1 Şubat 2008

Önceki gün anlaştıkları Dino Drpic'in medyaya da yansıyan görüntüleri sonrası, bu oyuncunun transferinden vazgeçtiklerini belirten Öner, ''Bu duyarlılığı herkesten bekliyoruz. Beşiktaş'a böyle bir transferin uygun düşmeyeceğini düşündük. Gordon Schildenfeld çabuk bir oyuncu. İnşallah Beşiktaş'a faydalı olur'' dedi.

Diatta'yı yollayan Beşiktaş, 2. Stoper Seferi'ne çıkmıştı. Önce Balkanlar'ın flaş takımı Dinamo Zagreb'li stoper Dino Drpic'i getirecekleri yazıldı. Sonra Drpic'in Split maçında rakip taraftarlara kıçını gösterdiği ve karısının şuh pozlar vermesi nedeniyle (!) Beşiktaş yönetimi, uzun süredir izlediği (!) aynı takımın diğer stoperi Gordon Schildenfeld'i alıp getirdiler. 2 milyon euro bonservis. 1.3 milyon euro x 3+ yıllık, opsiyon dalgalı bir kontrat da Gordon'a verildi. O da olmadı.


Bugün düşen haberlere göre Schildenfeld'in kontratı da karşılıklı feshedildi. Ödenen bonservis, 2 milyon euro'ysa cukka. "Yeni Alex" Ricardinho kadro dışı. Onun dediğine göre, para alamıyor. Ama bir yandan da transferlerin, tazminatların, menajer komisyonlarının haddi hesabı yok. Ortada bir terslik var mı, yok mu ? Var gibi, ama tribüne dahi kulak tıkayan başkana göre terslik Beşiktaş'ın şampiyonluğunun gaspedilmesi.

Bütün transferlerdeki ortak nokta kim alınırsa alınsın, uzun süredir takip ediliyor olması. Demek ki ya Beşiktaş'ın geniş "scouting" ağında bir problem var ya da delikanlı gibi çıksın birisi beyler menajerler bizi yedi desin. Bunlardan hangisi doğru bilmiyorum, ama birilerinin bizi yediği kesin. Yine bu scouting işi aklıma gelmişken yazayım, bir kaç hafta öncesine ait bir haber vardı. Beşiktaş Modric'i izlemeye gitmiş ama Avrupa'nın baba takımlarının da izlediğini öğrenince tuzlu bulmuş fiyatını ve vazgeçmiş. Yani bu demek oluyor ki, Schildenfeld ve Drpic'i uzun süredir izleyen Beşiktaş transfer ekibi, aynı takımın, Dinamo Zagreb'in, yıldızı Modric'ten yeni haberi oluyor. Ve bu adamın aylardır transfer piyasasında onlarca milyon dolardan anıldığının farkında değil. Neyseki Sn. Demirören hiç bir fedakarlıktan kaçınmayıp, elini cebine atıyor diye içten içe sevinen taraftar kalmışsa hala, çok yazık.

1 yorum:

kutsal deli dedi ki...

_________________________
BAŞKANIN SAĞI SOLU BELLİ OLMAZ

MARATON.COM.TR: MEHMET TOPUZ İÇİN TEKLİF EDİLEN BİR 12 MİLYON EURO VAR. BU KONUDA NE DİYORSUNUZ?

Sinan ENGİN: Bizim başkanın sağı solu belli olmaz. Gece canı sıkılır sabah alır.

MARATON.COM.TR: FİYAT NORMAL Mİ SİZE GÖRE?

Sinan ENGİN: Rakam biraz yüksek ama dediğim gibi başkanın sağı solu belli olmaz.
___________________

Yeterli sanırım...